Hakan DİKMEN


Var'a gidelim Hakim Bey

.


 

Ben şimdi kimle gidereyim bu yalnızlığımı kimle paylaşayım diyorum bakıyorum çevreme benden başka bir de yanlızlığım  var Ah bu yalnızlık tarifi yok kelimeler anlatmaktan aciz. Çevremde   doğru beş bilemedin on tane eğrinin sayısına gelince de ona da hesap makinesi acizleniyor. Hal böyle  olunca diller sus ,gözler kör dillerin , etrafında sırtlan , çakal olunca hakikaten bir hoş oluyorsun ,vuruyorsun gol oluyor ama ofsaytmış, Vara gidelim Hakim bey  

Hak ettiklerim gidiyor, hak etmeyenler gelince ortaya kocaman bir hilkat garibesi  çıkıyor insan bildiğim  mahlukatlar. İnsanlık görmeyince zaten diyorsun ki bu nasıl yaratık? 

Sokakta bir köşede orasını burasını  açıp müşteri bekleyen sokak kadınından çok onlarda oturdukları koltuklardan  yan cebime aksın mutluluk demez mi, zehir zıkkım akıyor aslında farkında değil ,Yetimin hakkını belki de Beytül malı  yiyor ve gol yiyor yine de bunu saymıyor.. 

Ofsayt var Gol değil diyor. Vara gidelim Hakim Bey 

Çalıştığım yer sebebi ile hasta olan insanları görüyorum, yoğun bakımda  yatıyor, gidiyorum tövbe et diyorum, Sende var bende var o mahluk hiçbir şey yapmamış gibi, sen başka kaleye vur be Gardaş diyor. Bu kaleye gol olmaz.  

Acısında tövbe yok, ızdırabın da ise ofu..Ama midesinde azap, ateş, bu adamlığı yitirmişin ,göz kör kulak sağır duymaz olmuş hala tikim direk diyor… 

  

Ve bu kişiliksiz  bir gün Hakka yürüyor. 

Gidiyorum kapısına akrabaları ve 3 bilemedin 5  kişi, oluyor  o cami avlusunda, bunlar da sadece kardaş evlat akraba 3,5 dost, birde bizler . Bakıyorum tabutuna ve diyorum ki, ”Aha bu üç günlük dünya için yaptıkların aha da buradaki yattıkların Cebine attın golleri, haramı, rüşveti yalanı ne kazandın puan mı yoksa eksi puan mı? Be gardaş hakkım helal olsun ama şimdi bu yerde yatan sen, kalk ta söyle bak bir kez neredeyim diye ve söyle, buda mı gol değil? Ha   

Yine mi VAR’A Gideceğiz Hakim Bey 

Hakan Dikmen