Grip hastalığının ana sebebi soğuktur, korumada buna yönelik olmalıdır.
Bu günlerde hava bayağı soğuk ve Girip salgını olabilir diyebiliriz.
Son senelere bu hastalığın seyri uzun sürüyor.
Vatandaşlar bilgilensin, tedbir alsın diye bu yazıyı yazdım. Aslında tedbirler ve korunma kriterleri çok kolay...
Havaların soğuması ve değişmesi nedeni ile, Grip hastalığı artıyor ve gündeme geliyor.
Grip ülkemiz ve Dünya için önemli bir sağlık sorunu olduğundan, bende koruma ağırlıklı olarak gündemde kalsın dedim.
Geçen sene gazeteden okuduğum bir yazıda: ‘’Grip, ABD’de 80 bin can aldı. Gripten ölümlerde son 40 yılın rekoru.’’ diyordu.
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi Başkanı Dr. Robert REDFİELD,’’ geçen kış grip yüzünden 80 bin kişinin hayatını kaybettiğine işaret ediyor. ‘’
Ayrıca, Enfeksiyon Hastalıkları uzmanı bir öğretim üyesi arkadaşta ve bazı doktorlarımız bunlara paralel bilgiler veriyorlar. Konu ve hastalık gündeme geliyor.
Yalnız ben bu ölümlerin yarıdan fazlasının, başka hastalıkları da olanlar olduğunu biliyorum.. .Ülkemizde’ de böyle seyrediyor...
Örneğin: Kronik Bronşit, Astım, KOAH ve Kalp-Damar Hastalığı ve şeker hastalığı olanlar...
Gripten korunmada çeşitli uzmanların yazıları medyada çıkıyor, çok şeylerden bahsediliyor.
Ama:Soğuktan bahsetmiyorlar, ya unutuyorlar,ya da , bu hususta araştırmaları az.
Benim araştırmalarıma ve tespitlerime göre :
Gripte, 1.sebep soğuk, korunmanın da 1. Maddesi soğuktan korunma olmalı... Bu nedenle yazının başlığını çarpması dedim...
Grip, herkesin bildiği ve herkesin yakalandığı bir üst solunum yolları hastalığıdır.
Mikro organizmalarla ( virüslerle ) oluşan , solunum yolları mukozalarını ( Epitel hücrelerini)
tutan , buralarda ödem ( şişlik ) akıntı ve ağrı yapan bulaşıcı bir enfeksiyon hastalığıdır.
Virüsler çok çeşitlidir. En çok görüleni A,B ve C tipidir. A1,A2,A3 tipleri de vardır. SALGINLARI daha çok bu tipler yapar. Klinik olarak hangi tip olduğu ayrılamaz.
Laboratuvar tetkikleri ile ,belirlenir .Tüm dünyada görülür ve salgınlar yapar. İş ve ekonomik kayıplara neden olur…
Daha çok ilk ve sonbahar aylarında görülür. Daha doğrusu , ani ısı değişikliklerinin olduğu ay ve günlerde yaygınlaşır. Gece ve gündüz ısı farkı , çok olan coğrafi bölge ve illerde sık sık insanları hasta eder. ‘’ ani soğuk çarpması sonucu ‘’
Bulaşma:
Sıkı temas , aynı odayı paylaşma , sarılma , tokalaşma ve toplu taşıtlarda bulunma ‘’damlacık enfeksiyonu ‘’ yakinen öksürüğe , aksırığa maruz kalma , aynı eşyayı kullanma… vs. ile olur. Etken virüs üst solunum yollarına yerleşir.
Belirtileri :
Ateş , öksürük ‘’ Ekseri kuru ‘’ baş , boğaz, eklem ve adale ağrısı , burun akıntısı , gözlerde yanma ve kızarma, burun tıkanması sinüslerde , alında dolgunluk ve öne eğildiğinde , ağrı artması.
Hastalığın oluşması :
Virüs hasta kişilerden alındıktan ‘’bulaştıktan ‘’ , 2 – 3 gün sonra, hastalık belirti vermeye başlar.
Üst solunum yollarına yerleşen virüs ; ortam uygunsa , hızla çoğalır ve yayılır. Epitel hücreleri içine girer , hücre şişer , ödem oluşur , nefes darlığı ve akıntı başlar. Ateş yükselir.
Bu arada vücut / hücre virüsle mücadele eder , onu atmaya ‘’ öldürmeye ‘’ çalışır. Kişi direnci iyi ve güçlü ise çabuk atar. Belirtiler az olur.
İnsan mukozasında ‘’ üst solunum yollarında ‘’ iç yüzeylerinde yararlı ve saprofit ‘’ hastalık yapmayan ‘’ mikroorganizmalar vardır. Bunlar alınan virüsler / mikroplar için set oluşturur.
Buraya gelen / yerleşen( Ü.S.Y.) virüslerle mücadele eder yaşamasını ve çoğalmasını önler , vücut direncine yardım eder.
Soğuk çarpması ; Ani ısı değişikliği , bu hücrelere soğuk dalgasının değmesi sonucu , bu hücreler şok olur , savunma yapamaz , koruyucu mikroorganizmalarda , nasibini alır. Onlarda yeterli savunma ya katılamaz…
Meydan patojen mikroorganizmalara kalır ve o virüsler hızla çoğalır , hastalığı ve belirtileri oluştururlar.
Bazı durumlarda bakteriler de iştirak eder. Komplikasyonlar oluşabilir.
Tanı: kesin tanı, Mikrobiyolojik ve Virolojik testlerle konur .Ama, klinik tanı kolaydır. Her hekim teşhis edebilir.
Tedavi :
Yatak veya oda istirahatı yapılmalıdır. Spesifik tedavisi yoktur. Vitaminler ateş düşürücüler verilir. Sulu gıdalar , sebze ve meyveler yararlı olur.
Eğer tablo ağırsa muhakkak hekime baş vurulmalı. Ağır vakalar olabilir, sinüzit , otit , bronşit ve pnömoni ‘’ zatürre ‘’ gelişebilir.
O zaman ciddi tedaviler ve antibiyotik , serum… gerekir. Epidemi ve pandemiler de ölümler de olabilir. Fakat ekserisi , %70-80 hasta hafif şekilde ve ayakta geçirir.
Korunma:
El yıkama; eller ,her yere temas eder.Tokalaşmak,kapı kolları,toplu taşımada tutacaklar…Buralardan ellere virüs bulaşmıştır. Eve , iş yerine gidince ve yemek öncesi eller yıkanılmalıdır.
Aşı; Ekim , Kasım aylarında yapılmalıdır. Yaşlılar, Astım ve KOAH gibi akciğer problemi olanlar ve çocuklar mutlaka yaptırmalıdır.
Beslenme; düzenli ve vitaminler içeren gıdalar alınmalıdır. Meyve ‘’nar inciyeler ‘’ ve sebzeler tüketilmelidir.
Soğuktan korunma ; hava değişikliklerine dikkat edilmelidir. Ev ve çalıştığımız yer soğuk olmamalıdır. 21-23 derece civarı idealdir.
Kapalı yerden dışarı ‘’ soğuk havaya ‘’ çıkarken giysi muhakkak ayarlanmalıdır. Palto , manto , mont , kazak , başlık, atkı… şapka vs.
Dışzarda yürürken , burundan soluk alınmalıdır. Çok soğuklarda ağız ve burun , atkı,kaşkol… ile kapatılmalıdır.
Üst solunum yollarının güzelim hücrelerine soğuk ÇARPMAMALIDIR.
Çarparsa bu hücreler şok olur , koruyucu / savunucu özellikleri azalır ya da kaybolur. Direnç kırılır hastalık başlar
Salgın olan yerlere gitmemek salgınlarda , okulları ve toplu yerleri tatil etmek tedbirler arasındadır.
Herkese Grip siz bir dünya dileğiyle. Uzm. Dr. Ayhan YİĞİT
Enfeksiyon Hastalıkları Mütehassısı