FIRTINA EKSİKLERİ HİSSEDİYOR
Süper Lig'in 22. haftasında lider Trabzonspor ile Giresunspor 1-1 berabere kaldı.
Yürüyerek adam geçen Nwakaeme yok. Trabzonspor'un özellikle de iç sahada, sıkışan da oyunda Cornelius'u nitelikli ortalarla buluşturması gerektiğini vurgulamıştım. Oyun kenarlara yıkıldıktan sonra Cornelius'un da dakikaları başlamış oldu. Gol geldi. Penaltı geldi. Ama hikayenin bu kısmında tek penaltının kaçan iki penaltı vuruşuna dönüşmesinin tek izahı stres olabilir. Buna rağmen Galatasaray’dan kiralık giden Okan Kocuk’un 4 dakika içinde iki penaltı kurtarması mükemmel bir başarı. Çünkü Trabzonspor haliyle tüm maçları kazanıp mümkün olduğunca şampiyonluğunu erken ilan etmek isteyecektir. Şu bir gerçek ki, özellikle Hamsik, Nwakaeme ve Djaniny gibi oyuncularından yoksunluk üstelik aynı anda yoksunluk Trabzonspor'da çok şeyi değiştiriyor. Kapanan savunmaları kolay geçemiyor.Maraton uzun, kayıplar olacak. Kazanç ise Trabzonspor'un uzun bir aradan sonra bir sol beki olmuş oldu.İkinci devrede Trabzonspor baskıyı artırdı, daha çok denemeye ve üretmeye başladı. Fakat Giresunspor, önemli eksiklerine rağmen doğru oyun planını, Umut Nayir’in golüyle taçlandırdı. Trabzonspor’un sezon başında Giresun’a kiralık gönderdiği Flavio’nun goldeki ön asisti bir yana, maç boyunca gösterdiği mücadele kusursuza yakındı. Aynı şekilde bir diğer Trabzonlu oyuncu Diabate de dün çok akıllı oynadı.
FENER VAZGEÇMİYOR
Süper Lig'in 22. haftasında Fenerbahçe, 1-0 geriye düştüğü maçta Altay'ı 2-1 mağlup etti.
Hoca yanlışları doğruya çevirmek için elinden geleni yapıyor. İsmail Kartal'ın Kadıköy buluşmasında taraftarlarına sadece galibiyet değil, mücadele eden, isteyen, arayan ve pozisyonlar bulan bir takım gösterme amacı vardı. Özgüvenin bıçak sırtında olduğu takımın ayağa kalkması için elini çabuk tutması gerekiyordu. Fakat tam saha baskıyı soluksuz uygulayan bir rakip vardı karşılarında. Altay’ın haftalardır kazanamaması gibi bir eksisi vardı. Ama bu noktada İrfan Can, bu takıma neden transfer edildiğini gösterecek fırsatı buldu. İlk golde ismini yazdı. Asistin sahibi Serdar Dursun'a, ikinci golün ortasını da yaparak çok ihtiyaçları olan "öne geçme" sayısına ulaştılar. Soğuk geceyi ısıtan sadece "kazanmak" değildi. 4-1-4-1 ile kanatları beklerle kullanmak isteyen İsmail Hoca, ikinci 45'te sol kanadın iki oyuncusu Szalai ve Pelkas’a da hamle yaptı. Ferdi ile sola hareket geldi, Osayi'nin öne gelmesiyle birlikte Nazım Sangare de hücumun bir parçası oldu. Hem oyunun, hem skorun üstünlüğünün sağlandığı bu bölüm, Altay'ı da kaleden uzak tutarak, tek şutta kalmasını sağladı. Gencecik kalecisi, resital yapar gibi oynayan Osayi ve Ferdi, skora damgalarını vuran İrfan Can ve Serdar Dursun'la, taraftarına "vazgeçmiyoruz" mesajını veren bir Fenerbahçe seyrettik. Kaliteli futbolcuların üst düzey fiziki yetersizlikleri var. Sürekli değişik kadrolarla sahaya çıkılmış. Oyuncuların görev yerleri ile de devamlı oynanıyor. Ama İsmail hoca yanlışları, doğruya çevirmek için elinden geleni yapıyor. Önümüzdeki haftalar daha verimli geçecek gibi.
GALATASARAY AĞIR YARALI
Galatasaray Süper Lig'in 22. haftasında konuk ettiği Kasımpaşa'ya 3-1 mağlup oldu.
Yine aynı sorunlar, çıkarken kaptırılan toplar ve sonucunda Galatasaray’ın kalesinde gördüğü goller. Yine bitiricilikler sıfır, özellikle Kerem’de. Bir kaç ay öncesine kadar bu takım UEFA’da bir yerlere gider derken şimdi taraftar acaba ligi ilk beşte bitirir miyiz diye soruyor. Sosyal medyada okuduğum taraftar yorumlarının onda sekizi yönetim istifa şeklinde. Alparslan ya da Aanholt stoperlerin arasına girmek bir yana onlara yüzlerini bile dönemedi. Kasımpaşa, müthiş özgüvenle geldiği Nef'te sahaya çok rahat yayılma imkanı buldu. Galatasaray yarı sahasında kaldıkları bölümlerde, Yedlin ve Ömer'in arkasına sarkabildiler. En kötü ihtimalle, topu ceza alanı içine atma şansları oldu. Bu senaryo, Galatasaray’a sadece Halil'le golü bulabildiği kontra şansları tanıdı. Set oyununda hiç varolamadılar. Tehdit bir yana, pozisyon dahi bulamadılar. 72. dakika biterken Galatasaray 8, Kasımpaşa 20 kez rakip ceza alanı içinde topla oynamıştı. Fatih Terim’e kıyasla çok bir şeyin değişmediğini gördüm. Yine ceza sahasında bitirilemeyen pozisyonlar olunca vahim son kaçınılmaz oluyor. Torrent takımını bir an önce ayağa kaldıramazsa, sarı kırmızılılar için çok zor günler yaşanacağa benziyor.
BEŞİKTAŞ DEPLASMANDA NİHAYET
Süper Lig'in 22. haftasında Beşiktaş, deplasmanda VavaCars Fatih Karagümrük’ü 1-0 yendi.
İlk yarıda maçın temposu çok düşüktü. Tempo ne zaman yükselir gibi olsa garip top kayıplarıyla sıfırlandı. Bu soğukta koskocaman stada gelen bir avuç taraftarın içini ısıtacak çok az etkileyici aksiyonun olduğu bir ilk 45 izledik. Caner, Beşiktaş kornerinde Vida’nın yükseldiği topa yumruk atınca gol geldi. Penaltıyı soğukkanlı klas bir vuruşla gole çeviren Batshuayi takımını öne geçirdi. İkinci yarıda oyuncu ve oyun değiştirerek başlayan Karagümrük’ün gösterdiği reaksiyon sayesinde de tempo yükseldi. Fakat 45-75 arası daha net pozisyonları bulan taraf Beşiktaş oldu. 48’de Larin bir kez daha geçen sezonki performansının aksine maçı koparabilecek pozisyonda yeteri kadar iyi bir plase yapamadı. 55’te ise Batshuayi’nin çok iyi vuruşunda Viviano kalecilik hünerini sergiledi. İtalyan kaleci Fenerbahçe maçında da buna benzer kurtarışları yapmıştı. Beşiktaş açısından sinyaller iyiye doğru. Tabi ki yer yer hatalar olsa da Önder hoca bu kötü zamanda takımı devralıp iyi bir iş yaptı. Zirve tırmanışını sürdürmek için puan kaybına tahammülü olmayan kartal amacına ulaştı. Bu kritik maçta hoca farkı çıktı ortaya. Bir yanda, ekibine hücum oynatıp, sadece kazanmaya odaklanan bir Önder hoca vardı.
