Mehmet ARAÇ


ERZURUM DA SPOR

.


Bazen tribünde bağırmak,bir kupon yapmak,bazen de sadece “kanarya, cim bom yensen de yenilsen de …”

Ezem için spor gereksiz olabilir. Ve hatta vakit kaybı, boş masraf.

Ahmet Dedeye göre ise mesela futbol insan kafatasının tekmelenmesi gibi bir şey. Çocuklarımızın sokaklarda oynadıklarının, spor olduğunu bildiklerini zannetmiyorum. Tabi sokakta oynayan çocuk kaldı ise.

Okul Sporlarında durum daha da karmaşık ve düşündürücü. Adet yerini bulsun faaaliyetleri çoğunlukta. Organizasyonların kronik sorunları bir türlü aşılamıyor. Sağlıkçı gecikmeleri, salon yetersizliği, hakem yetersizliği, seyirci düzensizliği, ısınma ve yeme-içme sorunları, faaliyet takvimindeki zaman kısıtlıkları, ödül törenlerindeki acemilikler ile hemeh her yıl aynı kalitesizlikler içerisinde de ne yazıktır ki adet yerini buluyor.

Beden Eğitimci görev ve sorumluluk sınırlarının belirsizliği içerisinde okul müdürlüğü öğretmen çatışmaları, kaynak yetersizliği, izin sorunları, lisans problemleri, sağlık raporu, veli onayları, servis yokluğu, resmi yazışmalar, sporcu devamsızlıkları ve sınav problemleri gibi bir çok etken rol oynamaktadır.

Okul Sporlarında en dikkati çeken müsabakaların futbolda yaşandığını söyleyebilirim. Yarışma takviminde zemheri ayına denk gelen müsabakaların oynandığı ortam ve bu ortamda futbol aşkıyla nelere katlanıldığını gösteren fotoğraflardaki minik yavrularımız…

Erzurum da Spor; stadyumda küfreden için elbette kolaydır. Eline su alıp, keyif için yürüyüşe çıkanlar için de… Hatta halı sahada futbol maçı yapıp, televizyonda karşılaşma izleyen için de. Tavla oynayan, bilardo oynayan içinde kolaydır.

Spor Bilimiyle ilgilenip, üst düzey spor yapmak, yapana destek olmak, bilinçli izlemek,bilimsel yaklaşımlar ile proje üretmek, sporu hayatın bir parçası haline getirmek, sporcu endüstrisine sporcu yetiştirmek zor bu şehirde.