Adı demokrasi diye geçen tüm yönetim şekillerinde Dayatılanlar, Dayatılmışlardan (Seçilmişler, Atanmışlardan) önce gelir, Tabii ki dayatılanların da baştaki kişiye yapacağı birtakım meziyetlerinin olması lazım.
Günümüzde makamda oturan belediye başkanları, partilerin il ve ilçe başkanları olmak üzere dayatılanlar, dayatılmış olan valilerin, kaymakamların, rektörlerin işlerine kesinlikle karışmamalılar. Buna uymayan zati muhteremlere de şiddetle tepkisini koyabilmeliler.
Dayatılmışlar üzerine düşen vazifeyi hakkı ile yerine getirirse kentlerine, beldelerine dayatılanların da desteği ile hizmet yapacağını düşünmemelidir.
Bunun gerçekleşmesi mümkün değildir. Benim şu yaşıma kadar gördüğüm bizim ülkemizde dayatılanlarda, dayatılmışlarda sadece kendi arzularını her değerin üstünde tutarak siyasi iktidarlara göre hareket ederler. Bu durum yalnız bugün için değil her dönem için geçerlidir. Ancak dayatılanlar siyasi konjonktürde çok önemlidir. Eğer belediye başkaları, il, ilçe başkanları, bu siyasi konjonktürün bugünkü durum gibi kendileri için çok elverişli olduğunu görürlerse daha da rahatlayarak genel iktidara göre yerel de muhalefette bulunan çeşitli partilerdeki dayatılmışların, belediye başkanlarının partilerin il ve ilçe başkanlarının işlerine karışma cesareti bulur.
Tabii ki tartışma götürmeyecek gerçek ise şudur.
Hem dayatılanlar hem de dayatılmışlar her çeşit eleştiriye tahammül etmek saygı göstermek zorundadır, Gerçek demokrasinin gereği budur.
Hakan Dikmen
