Bülent ÇAMLI


Dalkavuklara...

Padişahın biri, patlıcanı çok severmiş. Ne zaman;


Padişahın biri, patlıcanı çok severmiş. Ne zaman;


‘Şu patlıcan musakkaya bir türlü doyamıyorum’ dese, dalkavuğu da;


‘Aman padişahım, siz söyleyince ağzımın suyu akıyor. Akşam olsa da yesek’ dermiş. Padişah imam bayıldıdan söz edecek olsa;


‘Padişahım, şu imam bayıldıyı icat edenin mekanı cennet olsun, nefis bir yemek. İnsan yemeye doyamıyor’ dermiş.


Padişah; karnıyarıktan, patlıcan dolmasından, kızartmasından, kebabından, patlıcan salatasından, turşusundan ve reçelinden söz ettikçe, dalkavuk da göklere çıkarırmış...


Gel zaman git zaman, padişah patlıcandan nefret etmiş. Sofraya değil yemeği, salatası, turşusu, tatlısı, patlıcanın (P) harfinin gelmesini bile yasaklamış.


‘Şu patlıcan musakkanın neresini beğenirler de yerler, bir türlü anlamıyorum’ dediğinde, dalkavuk da padişahın sözünü tamamlamış;


‘Aman padişahım, bu musakkanın yenilmesini yasaklamak lazım...’

 

Padişah, bir başka gün;


‘Bu insanlara hayret ediyorum. O kadar güzel salata çeşidi varken akşam yemeğinde tutup patlıcan salatası yiyorlar... Anlamak mümkün değil!’ dediğinde, dalkavuk sözünü kesercesine atılarak eklemiş:


‘Padişahım, bu insanlarda damak zevki diye bir şey yok. En iyisi, patlıcanın yetiştirilmesini yasaklamalı... Adını bile duymaktan nefret ediyorum...’
Bu konuşmaları duyan biri dayanamamış ve padişahın olmadığı ortamda, dalkavuğa sormuş;


‘- Yahu! Sen bir zamanlar patlıcanı metheder ve adeta göklere çıkartırdın. Şimdi ise patlıcanı ve yemeklerini kötülüyorsun. Nasıl olur da bu kadar değişebilirsin hayret!..’


Dalkavuk da hemen yanıtlamış;


‘- Bana bak arkadaş... Bana bak... Ben patlıcanın değil, padişahın dalkavuğuyum. Anladın mı?...’


Her nedense bugün Bursa Bakallar esnaf Odası Başkanlığınca Bursada Bakkalara yemek veriliyor . Bu yemeğede bakkallıkla hiç alakası olmayan yakından uzaktan bakkalığı dahi bilmeyen Bursa'da bulunan Erzurum'u temsil eden dernek başkanlarınında bir kısmı davet ediliyor.


Akıllara ve zihinlere yansıyan Soru şu..!


Acaba Bursa Bakkallar esnaf odası Başkanı , Bursa Erzurum dernekleri federasyonu genel başkanlığınamı yatırım yapıyor. 


Yatırım yapıyorsaki onunda hakkı bir şey diyemeyiz. Ama Bakkallar Esnaf odası adı altında verilen yemekte Erzurum'u temsil eden ve bakkallıkla alakası olmayan Dernek başkanları neden davet ediliyor.


Davet edildiyse, Muş'lular, Artvin'liler, Ağrı'lılar, Balkan Göçmenleri dernek başkanlarıda  acaba bu davete çağrıldımı.


Bir tabir var "Bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü."


Erzurum Dernek Başkanlarının bir kısmı davete yemek davetine çağrıldıysa, Derneklerin bağlı bulunduğu , Her fırsatta anında kendilerine  ulaşılan  bütün faaliyetleri bulunduğu ilde yani Bursa'da   Erzurum ve Erzurumluları temsil eden BEDFE  Bursa Erzurum Dernekleri Federasyonu Genel  Başkanı Ömer Ömeroğulları ve yönetimi davete çağrılmadı.    

Bu söylemleri hangi amaçla yapmaktasınız. Siz, bu ilde bakkaların derdini sıkıntısını  geleceği için çalışan bir odaya  başkanlık ederken nasıl olur da bindiğiniz dalı kesmek yıpratmak çürütmek istiyorsunuz?

Size soruyorum sayın başkan bu ne perhiz bu ne lahana turşusu demezler mi ? 


Sayın Başkan yukarıda bahsettiğim dalkavuğ'un manası insanları boş kaşıkla besleyenlere denir. Sizin yanınızdada bulunanlarada dikkat edin. Ne güzel yeriniz var Bir odayı bir esnaf birliğini temsil ediyorsunuz.


Sevgiyle kalın?