BUGÜN ÖNEMLİ BİR GÜN:
Belli bir gün belli bir kişiye, guruba, mesleğe ya da millete ayrılır; atfedilir, hatırlanır ve özellikleri, iyilikleri, eksikleri değeri konuşulur ve etkinlikler yapılır…
8 Mart Kadınlar Gününde de kadınların özlük haklarının ve aile hayatlarının iyileştirilmesi, siyasi ve sosyal haklarının geliştirilmesi yönünde konuşulur ve programlar yapılır, yapılmalıdır…
Bu anmalardaçoğunlukla iyi taraflardan bahsedilip övülür, yapılanlar abartılır, birçok iyi şeylere söz verilir!
O gün, ya da o hafta ona/onlara ait gibidir… Demeç, söylem, haber ve yorumlar, hep o yöne ve o gruba yöneliktir…
Herkes onlardan bahseder, kutlar, iyi dilekler diler, ümitler verir! Samimiyetleri belirsizdir, yine öyle olacağından eminim…
Sn. Cumhurbaşkanından tutunda, Aile Bakanlığına, diğer bakanlara, siyasilere yerel yöneticilere; medya mensuplarına…kadar.
Çok âlicenap davranış bunlar. Kadınlar da bunu fazlası ile değer.
BENDE KADINLAR GÜNÜNÜ KUTLUYOR, her günlerinin ve geleceklerinin bugünden daha iyi olmasını diliyorum…
BU GÜNLER ÖNEMLİ; kültür anlayış ve algı yönünden faydaları oluyor. Ama ben diyorum ki, bu önemli kişiler ve günler bir güne sıkıştırılmamalı, unutulmamalı ve 365 gün hatırlanmalı ve anılmalı.
Ama bu günlerde hangi haktan, iyileştirmeden bahsedeceksin, SAVAŞ KAPIDA (Allah korusun,), Karadeniz ve kuzeyi, Filistin, Gazze, yanıyor! Yüzlerce, binlerce kişi ölüyor, sivil, yaşlı, kadın, çocuk!
SIĞINAKTA DOĞUM YAPAN ANNELER!
Dünya insanlar için yaratılmıştır. Bunu bilir ve düşünürsek, her şey hallolur… Kadın hakları da insan hakları da…
Her şey Tanrının mührüdür; İnsan, diğer canlılar, dağlar, denizler, sular, ağaçlar… çiçekler!
Bu ilahî kudreti ve üstün sanatı görüp, bu yaratılanlara saygı duymak gerekir ve esastır. İşte bu ilkeden hareketle; insanı sevmek, insana saygı duymak özdür ve huzurdur, hazdır barıştır…
ÖYLE İSE KADINLARI SEVMEK,saymak, korumak, haklarını vermek, eşit görmek ve eşit tutmak; her insanın ve her kademedeki yetkililerin görevidir ve elindedir.
Tüm yorumlar iyi yönde söyleniyor: Fakat iki farklılık göze çarpıyor.
Bir görüş eskiye dayandırıyor. Kadın haklarını değer verilişini, iş ve sosyal hayata, hatta hürriyetlerine kavuşmalarını… Batı önder oldu, oradan yel esti tezini savunuyor.
Diğer görüş, çok yakına dayandırıyor, her hakkı yeni aldılar, biz verdik… vs.
Bence ikisi de eksik ve yanıltıcı: YAZI DEVAM EDECEK.
Uz. Dr. Ayhan YİĞİT
