Nurettin ŞENEMRE


ADAYLAR VE DAYI AMCA HİKAYESİ


Her seçim öncesinde ortada dayı amca hikayeleri dolaşır. Aday adayları müracaatlarını yaptıkça her biri hakkında farklı senaryolar duyarsınız. Birinin amcası var, öbürünün dayısı var; velhasıl var oğlu var. Herkes tabi ki kendinde bir özgüven duygusu olduğu içim müracaat eder. Gölcük gibi büyük bir kentte belediye başkanı olmak, önemli bir görev dolayısıyla bir hayaldir. Sonuçta bir kişi aday yapılacak, yola onunla devam edilecek ve mücadele tüm hızıyla sürecek. Şu sıralarda AK Parti tarafından düzenli olarak aday adayları üzerinden kamuoyu araştırmaları da yapılıyor. Geçtiğimiz hafta sonu bir temayül yoklaması yapılmıştı, bunun sonucunu Genel Merkez biliyor, ama biz bilmiyoruz. Tabi ki bu bir ölçü olacak, ardından kamuoyundan gelen sesler aday adaylarının kendilerini ifade şekilleri, seslerini duyurma noktasında gösterdikleri çabalar, baz alınacaktır. Peki bu dayı amca hikayeleri, o ona yakın, bu buna yakın efsaneleri nereden çıkıyor? Siyasetin kendini güçlü gösterme, öyle gözükme konusundaki yollarından belki bir tanesi de bu ki, o söylentiler ortalıkta yoğun bir şekilde dolaşıyor. AK Parti doğal olarak iktidarı elinde bulundurduğu için, Gölcük?te de AK Parti dönemi devam ettiği için; en çok aday adayının İktidar Partisinden olması son derece doğal. E bizler de tabi burada nabız tutuyoruz. Herkesi dinliyoruz.  Kamuoyundan gelen seslere kulak verip, kendimize göre de bir değerlendirme yapıyoruz. 24 Haziran Seçimlerinde yasal olarak bir ittifak söz konusuydu ve bu gerçekleşti. Bir tarafta Cumhur İttifakı, diğer tarafta Millet İttifakı vardı. Sonuçta ipi göğüsleyen Cumhur İttifakı oldu. Peki, Yerel Seçimlerde de bu nasıl olacak? Bir yasal düzenleme yapılmadığı için gönül ittifakıyla seçimlere gidileceği görülüyor. Ve biz yine dönelim, amca dayı hikayesine. Dün çok sevdiğim ve saydığım Burhan Abiş Abimle konuştum. Epey sohbet ettik. Ulaşlı?nın sadece ilk Belediye Başkanı değil, duayen de bir siyasetçidir. ?Ne düşünüyorsun?? diye sorduğumda, ?Allah en hayırlısını versin? dedi. İşte bu sözler üzerine ben de diyorum ki; şu dayı amca hikayelerini bırakın, sonuçta Yüce Yaradan kimi nasip ederse o olacak.