Fosil Lobilerinin Gölgesinde Bir Zirve
TEMA Vakfı Başkanı Deniz Ataç, COP30’un fosil yakıt lobilerinin etkisi altında kaldığını belirterek, iklim hedeflerinin yetersiz olduğunu ve adil geçiş ile iklim finansmanında somut adımlar atılamadığını vurguladı. Ataç, sürecin giderek tıkandığını ve ülkelerin gerekli adımları atmaktan kaçındığını ifade etti.
Lobicilerin Görünürlük Kazanması
Zirvenin en dikkat çeken yanı, 1.600’den fazla fosil yakıt lobicisinin katılımı ve sürdürülebilirlik söylemi altında görünürlük kazanması oldu. Ataç, “Dünyanın geleceğini yakından ilgilendiren bir süreçte, fosil yakıt lobilerinin bu derece belirleyici bir aktör hâline gelmesi kabul edilemez” dedi.
Ulaşılamayan 1,5°C Hedefi
Deniz Ataç, mevcut Ulusal Katkı Beyanları’nın (NDC) 2035’e kadar küresel emisyonları yalnızca yüzde 12 azaltacağını, oysa bilimsel verilerin yüzde 60 oranında düşüş gerektiğini belirtti. Türkiye’nin NDC 3.0 planındaki hedeflerin yanıltıcı olduğunu vurgulayan Ataç, 2023’te 552 milyon tona yükselen emisyonların, 2035’te hâlâ artış göstereceğini açıkladı.
Yetersiz Kalan Finansman
COP30’da iklim finansmanı konusunda talep edilen 300 milyar dolar yerine 120 milyar dolar hedefi belirlenmesi yetersiz bulundu. Adil Geçiş Mekanizması için herhangi bir finansman ayrılmadı ve sosyal risklerin metinlere eklenmesi talepleri karşılanmadı. Ataç, “Emisyonlar hızla düşmeden uyum politikaları etkili olamaz” uyarısında bulundu.
COP31 Antalya'da: Fırsat Penceresi
Deniz Ataç, 2026’da Antalya’da gerçekleşecek COP31’in Türkiye için büyük bir fırsat olduğunu belirterek, “Ev sahipliği, bilime uygun, adil, şeffaf ve kömürden çıkışı içeren gerçek bir iklim politikası açıklamak için kaçırılmaması gereken bir fırsat” dedi.
Gönüllü Taahhütler Yetersiz
TEMA Vakfı Başkanı, sözlerini şöyle tamamladı: “İklim krizi, gönüllü taahhütler ve belirsiz yol haritaları ile çözülemez. COP30’ta halkların ve toplulukların talepleri güçlü bir şekilde dile getirildi. COP31’de dünyanın dört bir yanından katılımcılarla Antalya’da gerçek bir dönüşümü başlatmak artık bir zorunluluk.”