google-site-verification=8SKVZvCgNq15inzikTP1VfTBOYQ81urWn55KV6iqqtw
 
    Fırat Üniversitesi Jeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Aksoy, "10 Ağustos 2025'te başladı ve o tarihten itibaren 14 binin üzerinde 3 ve üzerinde deprem yaşandı. Bu gerçekten de normalin dışında. Bu kadar sık ve yoğun deprem etkinliği bize çok sayıda fayın olduğunu gösteriyor" dedi.
Prof. Dr. Ercan Aksoy, Balıkesir Sındırgı, Doğu Anadolu ve Kuzey Anadolu fay zonları hakkında değerlendirmelerde bulundu. Son zamanlarda depremlerde bir artış yaşandığını aktaran Aksoy, "Ama bunun özel bir sebebi yok. 6 Şubat 2023 depremlerinden sonra insanlarda bir hassasiyet oluştu. Buna karşı bazı bölgelerde yoğun depremlerin olduğunu da görüyoruz. Buradaki temel faktör, ülkemizin deprem kuşağında olduğunu unutmamamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Aksoy, "Bölgede risk oluşturacak depremleri üretebilecek faylar bellidir. Bunlar Doğu Anadolu Fay zonunun Palu-Bingöl arasında kalan bölümü ve Kuzey Anadolu Fay zonunun Yedisu segmenti diye isimlendirilen Erzincan-Yedisu arasındaki bölümü risk olarak devam ediyor. Onun dışındaki fayları normal olarak karşılamak lazım" diye konuştu.
Balıkesir bölgesi hakkında bilgi veren Prof. Dr. Aksoy, "Bu ilk defa olan bir şey değil. Bu yılın başlarında Ege Denizi'nde deprem fırtınalarını yaşadık. Fakat Sındırgı'nın Kuzey Batısında Akhisar çevresinde 2020'de yine bir deprem etkinliği ve Simav çevresinde deprem etkinliklerini görüyoruz" ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Aksoy sözlerini şöyle tamamladı: "Bir deprem kuşağı üzerindeyiz. Coğrafyamız bu şekilde. Jeolojik özellikler sonucunda bunları belirli aralıklarla yaşamak durumunda kalacağız. Fakat bizim sıkıntımız, depremle yaşamaya alışmalıyız söylemini uygulamaya geçirmekte sıkıntımız var."