Futbolumuzun son durumu iyi değil.
Bu durum spordan anlayanlar tarafından ifade ediliyor.
Bunun çıkış yolu da alt yapının iyi organize edilmesinden geçiyor.
Ancak..
Bu işi organize eden şimdinin futbol ulemaları, bilgisizliklerini hala devam ettiriyor.
Son örneğini, açıklanan 19 Yaş Futbol Milli takımımızda bir kez daha gördük.
Kadroda, elimdeki büyüteçte, bir Ankaralı genci boşuna aradım, durdum.
Ülkemizdeki futbol, sadece Galatasaray, Beşiktaş, Altınordu ve Trabzonlu gençlerin patenti altında olduğunu bir kez daha gördüm.
Oysa?
Gençlerbirliği, Ankaragücü ve Osmanlıspor?un alt yapıya nasıl önem verdiklerini hep görüyoruz.
Anlayacağız?
Ankara?da futbol, ne alt, nede üst yapıda yapıldığını görmeyenlerin yüreklerini yuhalıyorum.
Sonrada, ülkemizde futbolun iyi oynanmadığı konusunu gündeme getirip, duruyoruz.
Yazık, çok yazık doğrusu?
BİR SÜMER ABİMİZ VARDI
İstanbul?dan Ankara?ya geldiğinden bu yana kendisini tanırdım.
40 yıllık bir dostluğumuz vardı.
Bazen sarmaş dolaş olur, bazen de kavga eder, bir süre konuşmazdık.
Ancak, her seferinde birbirimizi arar, dostluğumuzu pekiştirirdik.
Çok iyi bir spor yazarı idi. Habere gittiğinde sonucu koparmadan gelmezdi.Sonunda her fani gibi Sümer Demir abimizi kaybettik.
Onun o Fenerbahçe hayranlığı, spor yazarlığına düşkünlüğünün yanı sıra, insanlara sık sık gönül gözü ile bakmasını unutmayacağım.
Unutmayacağım bir konuda şu oldu.
Kardeşim Doğan Bulgun?un başını çektiği ve arkadaşlarının ıslıkla söylediği Fenerbahçe marşı ile Sümer Kaptan?ın toprağa verilmesiydi.
Kederli eşi doktor Ülkü ablam, oğlu Fırtına ile sevenlerin başı sağolsun.
TSYD ANKARA?DAKİ KAÇIŞLAR
Daha 6 ay öncesinde Ankara Şubesi için seçim yapılmış ve ekip göreve başlamıştı.Geçen süre için, ortada bulunan işler elbette kolay değildi.
Stadın içindeki Derneğimizin kullandığı lokal yıkılacak, maddi sıkıntılar, arkadaşlar arasındaki bölünmelerin çareleri hep yeni yönetimi bekliyordu.
Önce Metiner Erdem As Başkanlıktan, sonra da Başkan Alper Bakırcıoğlu görevlerinden ayrıldı.Şimdi Başkanlık koltuğunda Anadolu Ajansı?ndan Hüseyin Doğru oturdu.
Bu kadar kısa sürede görevlerden kaçış hiç iyi olmadı.Önümüzdeki günlerde, gözümüz gibi baktığımız TSYD Ankara Şubesinde yeni değişimlerin olacağı da söyleniyor.
Problemlerin üzerine yeni problemler eklenmişti.Merak ettiğim, yönetimdeki bu kaçış nedenlerinin sebeplerini açıklayabilecek bir babayiğidin ortaya çıkması olacak.
Yoksa, gidiş hiç iyi görüntü vermiyor.
ERYAMAN?I BOŞUNA BEKLEMEYİN
Başta Ankaragücü?nün sabırsızlıkla tamamlanmasını beklediği Eryaman Stadının, ikinci yarı başına kadar bitmesi mümkün değil.
Bu şu demek, Ankaragücü ve Gençlerbirliği, ikinci yarının başlarına kadar, sahasında oynadığı maçları Osmanlıspor?un bozuk zemininde gerçekleştirmek zorunda kalacak.
Eryaman Stadının 17 binden, 22 bine çıkarılması işinden önce, açılışın biran önce yapılmasını bekleyen Ankaragücü ve Gençlerbirliği?nin hevesinin, Ocak 2019?dan sonra gerçekleşeceği görüşündeyim.
Onun için, boşuna, Eryaman stadının 2018?de hizmete girmesini kimse boşuna beklemesin.
Benden hatırlatması?
Şimdi ne yapıyor? NURCAN TAYLAN
29 Ekim 1983 yılında Ankara?da doğan bu başarılı bayan haltercimiz, Mamak?ta liseyi bitirdikten sonra Gazi Üniversitesinin Spor bölümünden mezun oldu. Sivas?ın Zara ilçesinde dünyaya gelen Süleyman-Zülfiye Taylan çiftinin kızları olan Nurcan Taylan haltere 11 yaşında başladı. Kısa zamanda halter sporundaki başarısı antrenörü Mustafa Üstündağ tarafından keşfedilen Nurcan Taylan, 21 yaşına geldiğinde Atina Olimpiyatlarında kırdığı rekorlar ve altın madalyaları ile isminden bahsettirmeye başladı. Taylan ailesinin 3 çocuğundan en küçüğü olan ve 5 olimpiyat, 3 dünya rekorunu kıran bu 48 kilodaki ve fiziken minicik haltercimiz, şimdilerde spor ile meşgul olan gençlere bilgilerini aşılamaya çalışıyor.
GÖZDEN UZAK AMA HEP BAŞARILI
Yenimahalle Belediyesinin altın madalyalı Artistik Buz Pateni sporcusu Naz Arıcı, şimdilerde tüm gücü ile bugün Kanada?da yapılacak uluslararası Yetişkinler müsabakasına katılacak. 1982 yılında Ankara?da dünya gelen Naz Arıcı, gireceği müsabakada kendi rekorunu kırmak için piste çıkacak.
Aynı zamanda elektrik-elektronik mühendisi olan Naz Arıcı, bugüne kadar birçok müsabakada hep zirvede kalıp, altın madalya alarak ülkemize dönmenin mutluluğu içindeydi. Esas işini bir kenara bırakıp, bu spor için ilerlemiş yaşını düşünmeden, Buz pateninde başarıdan başarıya koşan kızımız, şimdi Kanada?da ISU tarafından düzenlenecek yarışta da geçen seneki başarının tekrarı için altın madalya almaya çalışacak.
Yani sözün özü şu..
Naz Arıcı, şu günlerde ülkemize yine madalya getirmenin eşiğinde.
Onun için?
Bu sporcumuza özen göstermeliyiz.
